Kan Kanserinde Morarma Olur Mu? Antropolojik Bir Perspektif Bir sabah uyandığınızda vücudunuzda ani bir morarma fark ettiniz. Düşmeden, çarpmadan bir yara oluştuğunu düşünmek şaşırtıcı olabilir. Ancak, bazen bedensel değişiklikler çok daha derin anlamlar taşır. Hangi kültüre ait olursak olalım, vücudumuzun verdiği sinyalleri anlamlandırma çabamız, sağlık ve hastalıkla ilgili ritüelleri, sembolleri ve kimlik oluşumunu keşfetmekle şekillenir. Morarmanın, kan kanserinin bir belirtisi olup olmadığını sormak, sadece tıbbi bir soru olmaktan çok, bir insanın bedeninin ve ruhunun nasıl şekillendiği, algılandığı ve ifade bulduğu üzerine de düşündürür. Çeşitli kültürlerin sağlık algılarını, vücudun morarması gibi gözlemlerle ilişkili ritüelleri ve hastalıklara nasıl yaklaştıklarını keşfetmek, çok daha…
Yorum BırakGünlük Kayıtlar Yazılar
George R.R. Martin Devam Edecek Mi? Felsefi Bir Bakış Bir gün bir arkadaşım bana, “Bir kitabı bitiremeden, yazarını sorgulamaya hakkımız var mı?” diye sormuştu. O an, doğru bir cevap vermek yerine bir sessizlikle yanıtladım. Çünkü bu soru, yalnızca bir edebiyat meselesi değil, aynı zamanda etik, epistemolojik ve ontolojik bir meseleydi. Yazarın bir eseri tamamlayıp tamamlamamayı seçme hakkı, okurun bu seçimi sorgulama hakkı, hepsi insanın varoluşuyla ve bilgiyle ilgili temel soruları hatırlatıyordu. Yazarın sorumluluğu nedir? Bir hikayenin tamamlanması, gerçek bir anlam taşır mı? Yazmanın sonu gerçekten sona eren bir süreç midir, yoksa bitirilmiş bir eser, hiç tamamlanmamış bir potansiyelin, bir yazının…
Yorum BırakEkran Süremi Nasıl Azaltırım? Psikolojik Bir Bakış Teknoloji ile iç içe geçen bir dünyada yaşıyoruz. Akıllı telefonlar, bilgisayarlar ve televizyonlar her an elimizin altında, hemen her konuda bilgiye ulaşmamıza olanak tanıyor. Fakat günün sonunda, bu sonsuz ekran karşısında geçirdiğimiz zaman, sağlığımızdan ruh halimize kadar pek çok yönümüzü etkileyebiliyor. Ekran süremizi azaltmak istiyoruz, ancak bu kolay bir şey değil. Bu yazı, ekran süresini sınırlama sürecinde karşımıza çıkan psikolojik engelleri ve bu engelleri aşmanın yollarını keşfedecek. Ekran Süresi ve Psikolojik Bağımlılık: Bir Başlangıç Ekran süremizi azaltmak istediğimizde, karşımıza çıkan ilk zorluk psikolojik bağımlılıkla ilgilidir. Ekranlar, beynimizin ödül sistemini harekete geçirir. Her bildirim,…
Yorum BırakDöküman ve Güç İlişkilerinin Siyasal Boyutları Döküman, kelime anlamıyla yazılı bir belge olmanın ötesinde, toplumsal ilişkileri şekillendiren ve güç yapılarını meşrulaştıran bir araçtır. Sadece bir bilgi kaynağı değil, aynı zamanda toplumsal düzenin, ideolojilerin ve iktidarın şekillendiği bir mecra olarak da düşünülebilir. Herhangi bir toplumda dökümanlar, bireylerin neyi doğru kabul ettiğini, hangi düzenin haklı olduğunu ve kimlerin egemen olduğunu belirleyen bir etkiye sahiptir. Bu yazıda, dökümanların bu derin etkilerini siyaset bilimi çerçevesinde ele alacağız. Dökümanlar ve İktidar: Hangi Bilgi Kimlerin Elinde? Günümüz toplumlarında bilgi, iktidarın en güçlü araçlarından birine dönüşmüştür. Bir dökümanın varlığı, hükümetlerin, siyasi partilerin, şirketlerin ve diğer egemen güçlerin…
Yorum BırakDilek Hakkı: Edebiyatın Büyülü Kapılarını Aralamak Dilek hakkı, bir insanın yaşamında karşılaştığı en derin, en insani arzulardan birine dönüşebilir. Ama bu yalnızca bir dilek değil, daha fazlasıdır: Bir anlatıdaki dönüştürücü gücün simgesidir. Dilek hakkı, edebiyatın kelimelerle şekillendirdiği, insan ruhunu arındıran ve yeni yollar arayan bir gücün tezahürüdür. Yazınsal dünyada dilek, yalnızca bir istekten ibaret olmanın ötesinde, bireyin kaderini, toplumsal yapısını ve varoluşsal krizlerini aydınlatan bir anahtar olabilir. Edebiyat, dilekleri yalnızca kelimelerde değil, simgesel anlamlarda da arar; her bir cümle, bir dileğin vücuda gelmesi, her bir karakterin yaşadığı içsel çatışma, bir dileğin gerçekleştirilmesiyle bağlanır. Edebiyatın, insanlık tarihindeki dilekleri ve arayışları nasıl…
Yorum BırakProtagoras’a Göre İnsan Her Şeyin Ölçüsüdür: Felsefi Bir Yorum, Komik Bir Bakış Bundan yaklaşık 2.500 yıl önce, Antik Yunan’da bir adam çıkıp “İnsan her şeyin ölçüsüdür” demiş. Protagoras’tan bahsediyorum tabii. Şimdi, evet, zamanında buna felsefi derinlik katmak çok havalıydı ama bu lafı duyan her genç İzmirli gibi ben de ilk önce şunu düşündüm: “Eeee, peki ben buna ne ölçüde inanıyorum? Bunu en son ne zaman düşündüm?” (Tabii ki geçen akşam, en sevdiğim pizzanın ölçüsüne bakarken!) Bu yazıyı yazarken kafamı kurcalayan soruları bir kenara bırakıp, şu Protagoras’ın ne demek istediğine tam bir İzmirli kafa yapısıyla bakmaya karar verdim. Hadi başlayalım. İnsan…
Yorum BırakCapybara Nesli Tükeniyor mu? Bir Tarihsel Perspektif Geçmiş, sadece bugünümüzün bir yansıması değil, aynı zamanda geleceğimizi şekillendirecek bir pusuladır. Bu perspektiften bakıldığında, bugün karşılaştığımız çevresel zorlukları, ekolojik krizleri ve nesli tükenmekte olan türleri daha iyi anlayabiliriz. Capybaralar gibi hayvanların günümüzdeki tehlikede olma durumları, sadece bugünün meselesi değildir; aynı zamanda insanların doğa ile olan tarihi ilişkisinin de bir sonucudur. Bu yazıda, capybara neslinin tükenme riski üzerine tarihsel bir inceleme yaparak, bu türlerin korunmasına yönelik stratejileri nasıl geliştirdiğimizi ele alacağız. Capybaraların Evrimi ve Yaşam Alanları Capybaralar (Hydrochoerus hydrochaeris), Güney Amerika’nın en büyük kemirgen türüdür. 5 milyon yıl önce, Güney Amerika’daki büyük göl…
Yorum BırakKeyfinin Kahyası Olmak Ne Demek? Hayatımda bir dönem vardı ki, başkalarının mutluluğunu kendi mutluluğumdan önce düşünürdüm. Belki de insanın büyüdüğü yer, yaşadığı çevre, arkadaşları, ailesi ona bu düşünceyi aşılar. Kayseri’de, soğuk kış akşamlarının birinde, hayatımda dönüm noktası olan bir an yaşadım. Keyfinin kahyası olmak ne demek diye sorarsanız, işte o akşam, tam olarak bunu öğrendim. Bir Akşam Yemeği, Bir Karar O akşam, çok eski bir arkadaşım olan Eylem’le buluşacaktık. Bunu planlayalı birkaç hafta olmuştu ama sürekli bir şeyler erteleniyordu. Eylem, yıllardır bana dostça yaklaşan, her derdimi dinleyen ve hayatımı küçücük ama önemli detaylarıyla hatırlayan biriydi. Ama bir süredir ikimizin arasındaki…
Yorum BırakBebeklerde Saç Kepeklenmesine Ne İyi Gelir? Ekonomik Bir Perspektif Ekonomi, sınırlı kaynaklarla sınırsız ihtiyaçları karşılamaya çalışan bir bilim dalıdır. Her karar, bir seçimdir ve her seçim, bir fırsat maliyeti taşır. Bu fırsat maliyeti, en iyi alternatifin kaybedilen değeridir. Bebeklerdeki saç kepeklenmesi gibi küçük ama önemli bir sorunla karşılaştığımızda, yalnızca bireylerin ve ailelerin kararlarını değil, aynı zamanda toplumsal, ekonomik ve piyasa dinamiklerini de göz önünde bulundurmak gerekir. Saç kepeklenmesi, bebeklerde görülen yaygın bir cilt sorunu olup, ebeveynlerin tedavi yöntemlerini seçerken karşılaştıkları ekonomik dengesizlikleri ve fırsat maliyetlerini anlamak önemlidir. Hangi tedavi yöntemini seçeceğiz? Doğal ürünler mi yoksa ticari markalar mı tercih edilmeli?…
Yorum BırakHavaalanı Bagaj Teslimi: Bir Lüks Mü, Yoksa Tam Bir Kabus Mu? Havaalanı bagaj teslimi… Bir yanda bekleyişin getirdiği stres, öte yanda ise o kadar değerli olmayan bir eşyayı tekrar almak için duyduğun sabırsızlık. Herkesin yaşadığı, ama pek kimsenin övmediği bir deneyim. Hadi gel, bagaj tesliminin güçlü ve zayıf yönlerini ele alalım. İster uçakla seyahat ediyor ol, ister yalnızca seyahate dair meraklı bir gözle bakıyor ol, bu yazıdan sonra belki de bagaj teslimine olan bakış açını değiştirebilirsin. Ya da daha da kötüleşebilir, kim bilir? Havaalanı Bagaj Teslimi: Güçlü Yanlar Bagaj teslimi kısmı, bir şekilde oraya kadar gitmenin verdiği rahatlamadan sonra, aslında…
Yorum Bırak