Billur Nasıl Pişirilir? Bir Günlük Mutfak Macerası
Bugün bir şey keşfettim: Billur! Hani şu gerçekten sıradan ama bir o kadar da büyüleyici olan tatlardan birini. İsmine ilk kez rastlayan birine tuhaf gelebilir belki, ama mutfakta olan biteni biraz gözlemlerken, aslında sadece yemek değil, geçmişin ve geleceğin tadını da alıyorsunuz. Biliyorsunuz, bazen bir yemekle tanışmak, hayatınıza yeni bir pencere açar. Bugün bu pencereyi açmak istiyorum. Hadi başlayalım; billur nasıl pişirilir, adım adım çözmeye çalışalım.
Billurun Geçmişi: Bir Adım Geride Durmak
Öncelikle, billurun ne olduğunu sorabilirsiniz. Şöyle bir açıklama yapayım; billur, aslında farklı kültürlerde farklı şekillerde kullanılan bir tür tatlısıdır. Eğer İstanbul’daysanız ve ya da Türkiye’de herhangi bir köyde büyüdüyseniz, kesinlikle bir yerlerde duyduğunuz, bazen de büyüklerinizin mutfağında gördüğünüz bir tat. Benim annem mesela, bu tatlıyı şerbetli bir şey diye tarif ederdi. İyi bir billur pişirmek, sadece doğru malzemeyi kullanmakla kalmaz, aynı zamanda eski bir geleneksel dokunuşla, o zamanın mutfak kültürünü günümüze taşımaktır.
Çocukken çok hatırlamam ama bazı akşam yemeklerinden sonra büyüklerim sofrada billurdan bahsederdi. Onlar için bir nevi özel bir tatlıydı, çünkü son derece nadiren yapılır, mutfağa dair her şeyin özenli ve anlamlı olduğu bir anı yansıtırdı. Ama işin ilginç yanı, bu gelenek aslında pek yaygın değil. Sadece bazı Anadolu köylerinde, özellikle kış aylarında daha fazla pişirilir.
Billur Nasıl Pişirilir? Adım Adım Tarif
Peki, billur tatlısını mutfağınızda pişirmek için gereken malzemeler neler? Gerçekten basit ama bir o kadar da özel. Hadi gelin, billur tatlısını adım adım pişirelim.
Malzemeler:
- 1 su bardağı pirinç (yıkandıktan sonra süzülecek)
- 1,5 su bardağı toz şeker
- 2 su bardağı su
- 1 tatlı kaşığı gül suyu (isteğe bağlı)
- 1 çay bardağı su
- Bir tutam tuz
Hazırlık:
İlk adımda, pirinci güzelce yıkayın ve bir kaba alın. Sonra üzerine 2 su bardağı suyu ekleyin ve kaynamaya bırakın. Pirinçler iyice yumuşadığında, içine şeker ilave edin. Suyunu çekmeye başlayınca, biraz tuz ekleyin. İşin en keyifli kısmı burada başlıyor: o güzelim tatlı karışımı karıştırırken, araya bir tat da katmak isterseniz, gül suyu eklemeyi unutmayın. Beni hep mutlu eden bir şey, yemek yaparken kendi dokunuşumu eklemek ve bir yudumda bile olsa geçmişe bir yolculuk yapmak.
Biraz sabır gerektiren bir tatlı bu, çünkü pirincin özü iyice çekmesi gerekiyor. Ama zaten mutfakta vakit geçirirken insan düşüncelere dalıyor. Bu arada, tatlının kıvamı kıvamını bulduğunda, işte o zaman o mükemmel sonuç karşınıza çıkacak. O kadar güzel olacak ki, kendinize “Vay be, ben bunu nasıl yaptım?” diyeceksiniz.
Günümüzde Billur: Hızla Değişen Tatlar
Günümüzde billur, belki de eskisi kadar sık yapılmıyor. Her şeyin hızla değiştiği bir dünyada, insanlar daha pratik ve hızlı tatlar arıyor. Fakat, bence billur gibi tatlar geçmişin derinliklerinden gelerek, gerçekten mutfağa bir anlam katıyor. Yani ben artık billuru yapmak için sabırlı olmayı, o geleneksel tatları hissetmeyi seviyorum. Çünkü yavaşça hazırlanan bir yemek, bazen bir anı ya da bir duyguyu daha iyi hissettiriyor.
Mesela geçen hafta bir arkadaşım evime gelmişti. Billur tatlısını yapmıştım. Hiç beklemediği kadar çok sevdik. O an, sadece tatlıyı değil, geçmişten gelen o nostaljik duyguyu da paylaşıyorduk. İçindeki o sade tat, aslında bana ve dostlarıma bir arada olmanın değerini de hatırlatıyordu.
Billurun Geleceği: Bir Mirasın Yaşaması
Billurun geleceği, herhalde yine sadece geleneksel mutfaklarda varlığını sürdürecek. Ama bana sorarsanız, zaman zaman, özellikle şehirde yaşayan, geçmişin köklerine değmek isteyen insanlar için bir kurtuluş olabilir. O kadar hızlı yaşıyoruz ki, yemek yapmak bile çoğu zaman tekdüze hale gelebiliyor. O yüzden, geçmişten bir tat hatırlamak, hem geçmişi yaşatmak hem de geleceğe daha derin bir bağ kurmak demek.
Öyleyse, belki de bir gün, hepimizin mutfaklarında daha fazla billur yapma alışkanlığı edinmesi gerekebilir. Gerçekten basit ama içten bir yemek. Mutfakta geçirdiğimiz zaman, bir yandan da hayatımızın akışını yavaşlatmak için bir fırsat olabilir. Bu yazıyı bitirirken, kendime diyorum ki: Billur pişirmek, aslında biraz da hayatı pişirmek gibi bir şeydir. Yavaş, sabırlı ve bilinçli bir şekilde. Belki bu yüzden, billur bir yansıma… Hem geçmişin hem de şu anın tatlarıyla.